Şarkı, türkü girerse besteye, gördüğünüz pehlivanlar güreş yapacaklar desteye, Pehlivan, pehlivan! Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz pirler meydanına, Şeref verdiniz, tarihi Kırkpınar güreş sahasına, Hani Ali, hani Veli, hani Kurtdereli? Pirimiz, üstadımız Hazreti Hamza, Peygamberimiz Muhammed'ül Mustafa… Allah Allah, İllallah! Pehlivanlara hep beraber, Alkışlarla diyelim maşallah! Hazır böyle bir kitap bulmuşken, bu yıl 656. kez yapılacak olan Kırkpınar Güreşlerinin anısına okumak gerek diye düşündüm. K…
Deniz kabuklarını toplamaktan zevk almak, belki de bir milyoner olarak doğmaktan daha mutlu bir alın yazısıdır. E.K.O.G. ile katıldığım ilk takas etkinliği sona ermek üzereyken, masanın üzerinde kalanlar arasından son anda fark edip almıştım bu kitabı. Yazarın ilgi ile takip ettiğim Rizzoli And Isles serisinin bende eksik olan altıncı macerası. Malumunuz tema Amerikanvari polisiye olunca vahşice ve ustaca işlenmiş bir cinayet kaçınılmaz. Yine öyle; önümüzde kolu bir yerde, bacağı bir yerde, parçalanmış, işkence görmüş önce bir, son…
Hayatı “başımıza gelen bir şey” gibi yaşıyorsak, ister dünyanın öbür ucuna gidelim, ister uzaya çıkıp gezegenimizin boşlukta bir elma gibi yuvarlanarak uzaklaştığını görelim; hiçbir deneyim derimize işlemeyecektir. Ama sınırların ötesini hayal edebiliyor ve hayal edebiliyor ve hala şaşırabiliyorsak; o zaman Üsküdar’dan Eminönü’ne geçmeyi bile başlı başına bir maceraya dönüştürebiliriz. Nerden bulduğumu, neden alıp da kitaplığıma koyduğumu bilmediğim bir kitap daha. Focus dergisi üşenmemiş “Yaşanması Gereken 100 Macera” yı derleyip kita…
Sana tütünün tehlikelerine dair bin tane rapor gösterebilirim. Ama hiç biri bunların verdiği rahatlığın yerine neyi koyacağımızı söylemiyor. Jamal Mahjoup’un Parker Bilal takma ismi ile yazdığı Detektif Makana serisinin, şimdilik Türkiye’de yayınlanmış olan üçüncü ve son kitabı “Hayalet Koşucu”yu okudum. Kitayurdu verileri her ne kadar umut verici olmasa da (belki başka kaynaklarda durum daha iyidir), umarım çok daha popüler olması gerektiğini düşündüğüm bu serinin devamı, daha doğrusu tamamı yayınlanır. Başlarken yine Kahire’deyiz. K…
Geçmişi hiçbir zaman arkamızda bırakmayız, tam olarak değil. Sadece bir süreliğine bir kenara koyarız. Genelde seri olan kitaplara karşı ön yargılıyım. İlk kitabı aldıktan sonra, beğenmesem bile devam kitaplarını da almak zorunda hissediyorum kendimi. Ama bu kez durum farklı. Aldığımız istihbarata göre tamamı on kitap olan, dünyada şimdilik 5, ülkemizde sadece 3 tanesi yayınlanan Makana serisinin ikinci kitabını büyük bir istekle aldım ve okudum. Üçüncü kitap Hayalet Koşucu şimdiden sepette ve önümüzdeki ay verilecek siparişi bekliyor…
Levhada Akıl Hastalıkları İçin Askeri Hastane yazılıydı. Aklını kaybeden askerleri bir zamanlar buraya getiriyor olmalıydılar. Makana belki de artık orduda deli yoktur, diye düşündü, belki de işleri onlar yürütüyordu. Hayat güzel tesadüflerle dolu. İnsanın hiç aklında olmayan bir kitabı birden bire karşısına çıkarabiliyor; bambaşka bir amaçla aldığım, Türkiye'nin tek polisiye dergisi sloganıyla yayın yapan 221B'nin sayfalarında reklâmını gördüğüm bu kitap gibi. Reklam her ne kadar aman aman ilgi çekici değilse de, derin…
Bir erkeğin kaynanasını sevmeme nedenleriyle bir kadının kaynanasını sevmeme nedenleri çölle kutup kadar farklıdır. Kadın, kocasını paylaşmak istemediği için peşinen kaynanasından nefret eder; erkek ise damadını seven bir kaynanayı evliliğin sigortası olarak gördüğünden peşinen hayranlık duyar. Haliyle bir kadın, kaynanası ağzıyla kuş tutsa dahi sevmesi mümkün değilken, bir erkek, yalnızca kaynanasının ağzı bir kuşa döndüyse sevmekten vazgeçebilir. Sonunda oldu… Sonunda bir Mollaosmanoğlu kitabını baskıdan önce okuma ve naçiz…
Her şey bir yana, tüm olup bitecekleri asırlar öncesinden kesin olarak bilmek ve bunu işaretleyenlerin diliyle geleceğe aktarmak mümkün müydü? Olanları tekrar konuşup münakaşa ettiler. Hangi kahin, hangi müneccimbaşı, hangi tılsım yapan falcı bunu bilebildi? Kimdi tüm olacakları şifreli şekillerin içine gizleyen bu kitabın yazarı? Kimdi bu işaretlerin dilini çözüp şiirlere döken şair? Edirne 'yi bilen, bir şekilde gelen herkes Selimiye Camii'ni bilir. Oysa onun kadar bilinmese de en az Selimiye kadar muhteşem bir tarihi ese…
Sosyal Medya