Sanırım o eski bol okumalı, bol yorumlu, bol edebiyat dolu günler geride kaldı. Yani tamamen kalmadıysa bile bir kat derine indi ve tekrar yüzeye çıkması için biraz beklemem gerekecek. Zira Ilgın Hanım’a kardeş geldi. Çok kısa bir süre sonra gerek fotoğraflarda gerekse site logosunda ve bilumum yerlerde Aral Efendi de yer alacak. Ancak bunun ne zaman olacağı konusunda net bir tarih yok. Bu nedenle bu süreçte daha hafif, kafa yormayan, nerede kalmıştım, ne olmuştu diye düşünmeyeceğim kitaplar okumaya gayret edeceğim. İlk olarak da Robin …
İç kapağı “30 Temmuz 2012 İzmir Havaalanı Ayder-Çamlıhemşin Kuşadası Davutlar” diye imzalayan Kamuran’a selam olsun. Hep diyorum ikinci el kitap almak güzel bir şey diye. Durup dururken Kamuran’ın 30 Temmuz’da nerede olduğunu öğrendik. Okyanus Tutsakları’nı ilk kez yıllar önce, Sevgi ile ilk tanıştığım zamanlarda, Sevgi’ nin sürekli gittiği bir kitapçıdan almak istemiştim. Ancak o zamana göre fahiş gelen fiyatı nedeni ile vazgeçtim. O günden bu yana kısmet şimdiyeymiş. İsmini gördüğümde aslen doktor olan Robin Cook’un bir diğer u…
Artık eski tadını vermese de Robin Cook, okuma alışkanlığı edinmem de önemli bir isimdir. Sayesinde bir yazarın tüm kitaplarını okumanın çok da iyi bir şey olmadığını da öğrendim. Zira tarzına alıştıktan sonra, okunan her kitap tahmin edilebilir ve tekdüze bir hale geliyor. Elimdeki kitap Ekim 1979’da, daha ben altı aylıkken basılmış. Yazarın Koma’dan sonra Türkiye’de yayınlanan ikinci kitabı. Koma ’nın yayınlandığı 1978 yılından bugüne tam tamına 30 kitabı Türkçe’ye çevrilmiş. Hey gidi… Konusu ne olursa olsun, eski kitaplar her anl…
Nal sesi duyunca aklına at gelmelidir, zebra değil. Yeteri kadar ara verdiğime kanaat getirdikten sonra yine bir Robin Cook kitabı okudum. Bu seferki kitap 1993 yılı Altın kitaplar basımı Terminal. Kitabın içeriğinden anladığımız kadarıyla terminal vaka, ölümcül vaka anlamına geliyor. Doktora öğrencisi Sean Murphy, en sonunda beyin tümörleri konusunda önemli başarılar gösteren Forbes Kanser Merkezi’ne kabul edilmiştir. Ancak istediği bölümde çalışmasına izin verilemeyen Sean’in bir şeylerin ters gittiğini fark etmesi uzun sürmeye…
Robin Cook'un ülkemizde yayınlanan son romanı Denek yazarın okuduğum 19. kitabı... Bugüne kadar her zaman olduğu gibi yine alıntı yapacak dişe dokunur bir cümle bulamadım. Robin Cook daha çok aksiyon adamı, özlü, veciz sözlerle pek işi olmuyor. Ama artık sanırım yaşlanıyor. Kitapları her ne kadar tıbbi alandaki gelişmeleri yakından takip edebiliyorsa da, işin aksiyon kısmı sürekli kendini tekrar eder bir durumda. Bu kitapta Cook'un standart şablonlarından biri kullanılarak yazılmış. Ana karakter bir önceki kitap Ex'den …
Vital Signs Robin Cook külliyatını tamamlama yolunda ağır ve emin adımlarla ilerlerken Yaşam Çizgisi'ni de aradan çıkardım. Bir de bir şeyi fark ettim. Eğer bir yazarın tüm kitaplarını okumaya karar verirseniz, iki kitabın arasındaki sürenin mümkün mertebe uzun olmasına özen gösterin. Kitap klasik Cook şablonlarından biri ile yazılmış. Doktorun özel hastanelere, sağlık kuruluşlarına olan bakış açısı yine her zamanki gibi. Ben daha kitaplarında işini layıkıyla yapan bir özel hastane görmedim. Hepsi mi üçkağıtçı bunların arkada…
Robin Cook'un çoğu kitabında olduğu gibi bu kitabı da kitabın geneline temel olacak bir ölüm sahnesi ile başlıyor. Ama ne ölüm sahnesi... Özellikle nefret ettiğim doğum, çocuk, hamilelik vs. temalı sahne, bir de yazarın detaylı ve birebir gerçekçi anlatımı ile birleşince iyice berbat bir hal alıyor. Bu ilk 25 sayfalık bölümü bitirmem neredeyse üç gün sürdü. Elime alıp iki satır okuyup bıraktım. Sonraki bölümlerde ise tam tersi bir durum var. Bu sefer konu ilginçleşirken, anlatım kötüleşiyor. Ana karakterin gitsem mi kalsam mı, binsem…
Robin Cook'un 1987'de, ülkemizde yayınlanan 5. kitabı Salgın. Son günlerde yeniden hortlayan Ebola virüsünün kasıtlı olarak insanlara bulaştırılmasını konu alıyor. Eğer benim gibi hasta yatağınızda okursanız geceleri garip rüyalar görmeniz olası. Bu yüzden hastayken okumayın derim. Hastalık Kontrol Merkezi'nde görevli epidemiyolog Dr. Marissa Blumenthal, Amerika'da ortaya çıkan son üç Ebola salgınından sonra hastalığın bilinçli olarak bulaştırıldığına inanmaya başlamıştır. Ancak sezgilerinden başka elinde herhangi bir ka…
Robin Cook'un şimdilik Türkiye'de yayınlanan son romanı. Bildiğim kadarı ile Türkçe'ye çevrilmeyi bekleyen iki kitabı daha var. Kitap bugün kadar ki tüm Robin Cook kitapları içinde en güzel, en cafcaflı, en değişik kapak ve sırt tasarımına sahip. İçerik olarak ise başlangıç kısımlarında iç bayıltan neredeyse akademik seviyedeki moleküler genetik derslerini geçmeniz şartı ile güzel ve heyecanlı bir macera sizleri bekliyor; Yapay organ teknolojisinin yüzbinlerce insana umut olurken, kimlerin oyunlarını bozabileceğin…
Yazarın diğer Laura & Jack kitaplarından farklı olarak adli tıp olaylarına neredeyse hiç yer verilmeyen bir kitap olmuş. Sadece girişte usulen anlatılmış bir otopsi vakası ve havada bırakılmış bir alternatif tıp olayı var. Bunun yanısıra çoğu yabancı yazarın, hatta Robin Cook'un bie Nöbet kitabında yaptığı gibi geniş bir şekilde Hristiyanlığın efsaneleri klişelerine genişçe yer verilmiş. Yazarın bu ve bunun bir önceki kitabı olan Yabancı Cisim'de ciddi bir düşüş görülmekte. Ancak bu iki kitap Jack ve Laura'nın karakter ge…
Yazarın kitapları içinde belki de en sıkıcı olanı. Hindistan sağlık turizmini baltalamak isteyen lanet olası Amerikalı paralellerin işlediği cinayetler var. Her ne kadar Laurie ve Jack macerası olarak lanse edilse de bu isimler kitaba 300. sayfadan sonra dahil oluyorlar ve kısa süreli rolleri var. Sadece Jack ve Laurie'nin karakterlerin gelişimleri açısından önemli. Onun dışında yazarın diğer kitapları takip etmemişseniz, bu kitabı özellikle okumanıza gerek yok.
Vector 1999 basımı bu kitap aynı zamanda yazarın okuduğum ilk kitabı olmasıyla da benim için ayrıca özeldir. (daha önce bazı mesajlarımda bu kitap Virüs olarak geçmiş olabilir, dikkate almayınız) Konusu ile her ne kadar kısmen Virüs'e benzese de kurgu olarak fazlasıyla ayrılan, gerilim dozu yüksek bir kitap. Ayrıca yazarın tüm kitapları içerisinde finali okuyucuyu en çok tatmin eden, "Nası koydu Aykut Kocamaaan" tezahüratı yaptıran bir kitap. SSCB'de biyolojik silah imalatında çalışan Yury, Amerikan rüy…
Efsane doktor Jack Stapleton'un ilk kez ortaya çıktığı, doktorun hazin geçmişinin anlatıldığı bu kitap tek kelime ile mükemmel. Üç koldan başlayan hikayeler. Kusursuz sahne geçişleri, hiç düşmeyen tempo, harika bir final. Americare hastanelerinde görülmeye başlayan salgın hastalıklara bağlı ölümler, Americare'ye zaten gıcık olan Stapleton'un dikkatini çeker. Gerisi kendiliğinden gelir zaten... Sahaflarda bulursanız kesinlikle kaçırmayın...
Bir Robin Cook klasiği daha. 6. Kromozom... Organ nakli için maymunlardan faydalanan bilim adamları ve onların mafya bağlantıları. Ve hepsinin ortasında adamımız Jack Stapleton ve Laura Montgomery... 1998 basımı bu kitap gerçekten harika. Tam anlamıyla Parliament Pazar Gecesi Sineması tadında insanı detaylara ve tasvirlere boğmayan, aksiyonun bir paragraf bile eksik olmadığı bir kitap. Sadece çevirisi Altın Kitaplar'dan beklenmeyecek kadar kötü. Bilmiyorum belki de ben yanlış biliyorumdur ama "arkasındaki beyaz gömleği çıkarar…
Şimdiye kadar gördüğüm en ilginç, en karmaşık hikayeli Robin Cook romanı olması, son 100 sayfayı yine her zamanki gibi bir solukta okutmasına rağmen, kafamı vermekte en çok zorlandığım Robin Cook romanı oldu. Kimbilir belki bu seferki anlatım şekli, belki tıbbi terimlerin fazla olması, ya da yazarın bazı romanlarında görülen insanda gördüğü yerde ağzına iki tane çakma isteği uyandıracak kadar işkolik, kendini beğenmiş, bencil doktor profili bunda etkili olmuştur. Ama dediğim gibi son 100 sayfa itibari ile yine muhteşemdi. Sağlam bir …
Vakti zamanında bu adamın kitaplarını hep Altın Kitaplar basmış. Her kitaptada önceki kitapların tükendiğinden dem vurmuş. Sonra ne olduysa her kitabını başka yayın evi basar olmuş. Neyse efendim. Sancı yazarın en son bitirdiğim kitabı. Okunabilir bir kitap ama Robin Cook'un diğer kitaplarıyla kıyaslandığında en vasatlarından biri diyebilirim. Konusu her ne kadar yaratıcı olsa da anlatım ve heyecan biraz eksik kalmış. Ama yine de kesinlikle zaman kaybı değil...
Robin Cook ile devam. 1985 basımı Kriz yazarın şu ana kadar okuduğum gerilimi ve en yüksek, en sürükleyici kitaplarından biri. Üstat bu kitapta tıp, bilim kurgu ve gerilimi dantel gibi işlemiş. Ayrıca aradan geçen onca yıla ve tıp alanındaki bir sürü gelişmeye rağmen güncelliğini koruyabilmesi ayrıca takdire şayan. İyi ki okumuşum dediğim kitaplardan biri daha. Okundu, okunan tarih son sayfaya not düşüldü, kitaplıktaki yerini aldı...
İtiraf etmeliyim ki bu güne kadar en zor ilerleyen Robin Cook romanı benim için buydu. Ama bunun sebebi kitabın kötü olması değil, aksine kendimi hikayedeki gerilimin içinde birebir hissetmemdi. Kaldı ki kan kanserine yakalanan on iki yaşındaki bir kızdan bahsedilmesi, benim gibi yeni babalar için oldukça rahatsız edici bir konu. Bir de ana karakter Dr. Charles, yazarın romanlarında ender görülen kendini beğenmiş, bencil, ani sinir atakları geçiren bir adam. Bu doktorun abartılı bir benzeri "Nöbet" isimli kitabında mevcut. …
Ü lkemizde 1992 yılında basılmış. Soluksuz bir macera olmasının yanı sıra yazarı takip edenlerin yakından tanıyacağı Laure Montgomery ve dedektif Lou Saltano ile bu kitapta tanışıyoruz. Daha da ilginci, Robin Cook bu kitabı ile yıllar boyu maceralarını anlatacağı ana karakterler ile birlikte yine yıllarca kullanmak üzere yan karakterleri de hazırlamaya başlamış. Bu kitap ile göreceğimiz cezaevine giren, çıkan, ölen, yaralanan mafya babaları, çete üyeleri, bunların hısım ve akrabaları Robin Cook evrenindeki suç dünyasının temellerini ol…
Robin Cook külliyatına olan merakım üzerine okuduğum kitap Beyin. Yemin olsun bu adam aynı anlatım tekniği ile akademik kitaplar yazsa her eve bir doktor hayalimiz gerçek olur. Bir beyin ameliyatı bu kadar mı insanı sıkmadan detaylı ve sanki ameliyat edilen kendi beyninizmiş gibi hissettirecek kadar gerçekçi anlatılır. Perfect. Ancak tüm bu hararaetli anlatıma karşın üstadın bir iki kitabında görülen "Amaaaan, yeter bu kadar yazdım. Hadi artık bitireyim" tarzı final sahnesi bu kitapta da mevcut. Sanki yazara on sayfa daha y…
Sosyal Medya