Sürekli uyanık olmak şarttı çünkü buradaki köpekler ve insanlar, şehir köpeği ve insanı değillerdi. Yabaniydiler; sopanın ve dişin yasasından başka yasa tanımayan vahşilerdi. Bu da bende adet oldu. Tıpkı geçen yılki Edirne Kitap Fuarından, Beth Revis'in Evrenin Ötesi Üçlemesi serisinin ilk kitabı yerine yanlışlıkla son kitabını aldığım gibi, bu yıl da ne zamandır aklında olan Beyaz Diş yerine aynı yazarın Vahşetin Çağrısı isimli kitabını aldım. Lakin pişman değilim. Demek ki daha Beyaz Diş okumanın zamanı gelmemiş. Vakt-i zaman…
Ölü adamın yüzü dikkat çekici değildi; burnu son derece sıradandı, ağzı sıradandı, çenesi sıradandı. Sokakta yanından geçseniz hemen unutacağınız bir adamdı. Tess Gerritsen okumayalı epey olmuştu. Şöyle bir blog arşivine bakıyorum da; neredeyse bir yıl. En son Diriliş'i okumuşum. Yazarın sadece Rizzoli and Isles serisini takip ediyorum. Sanırım buna bir son verip diğer kitaplarına da bakmalıyım. Ancak sıralamayı karıştırmışım. Bir hata yapmadıysam bu macera, kronolojik olarak daha önce okuduğum Buz Gibi Soğuk'tan sonra, So…
Yaralar vardır hayatta, ruhu cüzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkla yiyen, kemiren yaralar. Bu kitabı ilk olarak Edirne Kitap Okur isimli facebook grubunun yöneticisi Nebahat Hanım sayesinde gördüm. Ne yalan söyleyeyim Sadık Hidayet ismini daha önce hiç duymamıştım. (Bu da benim bir ayıbım olarak burada dursun) Ancak çevirinin Behçet Necatigil tarafından yapılmış olması dikkatimi çekti ve ilk fırsatta kitabı edindim. Aslında çok daha önce okuyacaktım ama araya senelik izin, bayram tatili girince biraz gecikti. Gerek Behçet Ne…
Sosyal Medya