Dünyada işlenmiş ve çözülememiş cinayetlerin ve kaçırma vakalarının sayısı sizin de hiç dikkatinizi çekti mi? İşte bu kitap bu fikirden yola çıkılarak hazırlanmış; Mehmet Mollaosmanoğlu, Murat S. Dural, Umut Çalışan ve Alper Kaya’nın gerçek hayatta işlenmiş ve çözümsüz kalmış suçlardan hareketle yazdığı öyküleri içermektedir. Arsine Yayıncılık, Alper Kaya’nın derlediği “Aslında Yaşanmadı” kitabını bir gün tüm cinayetlerin ve kaçırma vakalarının çözüldüğü bir dünyaya gözlerimizi açma umuduyla takdim eder… Arsine 2019 / 112 sf.…
“Ilgın ve Aral'ın babası, Sevgi'nin kocası. Çiçeği burnunda yazar...” Umut Çalışan, kendini en kısa böyle tanıtıyor. O, “Yanlış Adam” isimli kitabın yazarı… Kendisini daha yakından için soruyoruz... Haberin Devamı...
Şanlı Türk tarihinde önemli bir yeri olan Zafer Bayramı’nın bu yıl 97. Yıl dönümü. Peki bundan 97 yıl önce 30 Ağustos 1922 tarihinde neler yaşandı? Bu şanlı zafer nasıl kazanıldı? İşgalci güçlerin son kırıntılarını temizlemek için 26 Ağustos’da, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde başlayan Büyük Taarruz 30 Ağustos günü galibiyetle sonuçlanmış, kaçmaya çalışan düşman askerleri İzmir’e kadar takip edilmiştir. 9 Eylül 1922’de o hepimizin sevdiği tabirle Yunan askerlerinin denize dökülmesinin ardından Türk toprakları Yunan …
Kendini kontrol etme ustalığı, yaşamı kontrol etme ustalığıdır. Kendinin efendisi olmayan hiç kimse özgür değildir. Her fuar adet olduğu üzere bir Şebnem Pişkin kitabı imzalatıyoruz. Bu senenin kitabı, matbaadan tazecik çıkan, paketinden bizzat kendi ellerimizle açtığımız, katkısız, doğal ve yüzde yüz organik bir kitap. Kitap her ne kadar cevap aradığı “Günümüzde korkutucu bir şekilde artış gösteren hastalıkların gerçek sebebi ne? İnsan kendi kendini tedavi edebilen bir mekanizmaya sahip mi? Çıplak ayakla toprağa basarak hastal…
En çok onlar acıtıyor aslında. Hani hiç olmasalar, hayatımıza hiç girmeseler farkında bile değilsin ama bir kere dokununca, tadını alınca bir kere hasretini çekiyorsun, sigara gibi ya da bağımlılık yapan başka bir şey gibi her zaman olsun istiyorsun. Mesela hiç olmamış bir sevgiliye şiir yazmaz kimse. Ama gidenin ardından yakılan ağıtlarla dolu ortalık. Devamı...
Bizi diğerlerinden ayıran şey, kendi hayatımıza son verme özgürlüğümüzdür. Arkadaşım Doğa, aklına gelen her fırsatta almamı, mutlaka okumamı söyler dururdu. Onu her seferinde bir şekilde geçiştirsem de bu yıl 6.sı düzenlenen Edirne Kitap Fuarında görünce almamazlık edemedim. İşte Uçma Sanatı. İspanyol yazar Antonio Attariba'nın, 92 yaşındayken, kaldığı huzurevinin dördüncü katından atlayarak intihar eden babasının biyografisini senaryolaştırdığı, harikulade bir grafik roman... Hayatında hiç eğitimini almadığı halde, sadece ke…
“Nasıl yani?” diye merakla sordu Kubi. Skleraları* şaşkınlıktan yemyeşil olmuş ışıldıyordu. “Şimdi bana, siz dünyalıların hiçbir şey yapmadan, boş boş oturabilecekleri bir günlerinin olduğunu mu söylüyorsun?” “Evet” diye yanıtladım. Ardından hemen “Yani kısmen boş boş geçirecek” diye düzelttim. Sonra sordum “Neden şaşırdın anlamadım, bana sizin gezegende de gün ve ay isimlerinin bizimkilerle aynı olduğunu söylemiştin diye hatırlıyorum.” “İsimleri aynıdır ama sanırım sıralamaları biraz değişik. Bizim gezegende Cumartesi’den sonra P…
Uzun zamandır yazmıyorum. Aslında yazmak istiyorum ama olmuyor. Aklımda, hayatımda olmasını istemediğim ama bir türlü de kurtulamadığım onlarca şey var. Zihnim her zaman ama her zaman sonsuz saçmalıklarla dolu bir karalama defteri gibi. İşe yarar tek bir satır yok. Bazen ölüp bazen de öldürüp kurtulmak geçiyor içimden ama her çözüm onlarca başka sıkıntının kapısını açınca vazgeçiyorum. Nevzat’ı düşünüyorum en çok. Hayatı, parmaklarımın arasından ıslak bir balık gibi kayıp giden Nevzat’ı. Yazının tamamı...
Sevmiyor beni bu şehrin kadınları; farkındayım. Beni gördüler mi saklanıveriyorlar. Sadece kadınları mı? Söğüt dalları, asma yaprakları bile ben altlarından geçerken gölgelerine sığınmayayım diye içine kapanıyorlar. Hoş ben de onlara bayılmıyorum ya. Elimde olsa hepsinin kökünü kazırdım. Ama elimde değil işte. Işıkları bile sarmıyor be! Geceleyin sokak lambaları, gökyüzünde yıldızları, hepsi ölüm sarısı bir solgunlukta, buz gibi bakıp duruyor bana. Gece, ranzanın üst katına uzanmış tavandaki çatlakları seyrediyorum. En çok karpuz lam…
1993 yılının Şubat ayında, soğuk bir Cumartesi günü 15 yaşında bir çocuğun titreyen ellerinde açtım dünyaya gözlerimi. Nedense ondan öncesini hatırlamıyorum. Belli belirsiz birkaç insan, karton kutular, makine gürültüleri, mürekkep kokuları var aklımda ama tam net bir şey yok… İlk başta çocuğun beni koynunda saklaması hoşuma gitmişti. Hatta bunu beni soğuktan korumak için yaptığını düşünüp mutlu bile olmuştum. Meğerse saklanıyormuşuz. Ama neden ki? Saklanmayı gerektirecek ne yapmıştık acaba? Evin içine girer girmez kimseye göstermeden …
Yıl 2005, aylardan kasım. O sıralar henüz farkında değilim ama iki yıldır devam eden İstanbul maceramın son zamanları. Hani herkes gelirken “seni yeneceğim İstanbul” diye iddialı bir giriş yapar ya bense daha en başından “İlk fırsatta senden kurtulacağım” diye gelmişim. Hedefim küçük yani. Belki o yüzden sevemedim, sevmek istemedim. Hatta on dakikalık mesafede olmasına rağmen bir kez bile Büyükçekmece sahiline gitmedim. Bu yazının devamını HaberLotus web sitesinden okuyabilirsiniz…
Önokuma Sipariş Goodreads Medya Sizden Gelenler Bu adamlar kim ya da ne bilmiyorum. Nereden geldiklerini, benden ne istediklerini… Kurşun işlemiyor, yorulmuyor, hastalanmıyor, ölmüyorlar. Bu dünyanın ötesinde, insanüstü bir güçle, durup dinlenmeden beni öldürmek için geliyorlar. Bana doğru attıkları her adımda ölümün sıcaklığını, beni arzulayan bir kadının nefesi gibi boynumda hissediyorum. Ne ben neden benim peşimde olduklarını biliyorum ne de onlar öldürmek için yanlış adamı seçtiklerini. Bilseler, yıllar önce ölmüş, ruhu…
Biz Hoca'lar düşünce sınırlarımızı ders programına göre ayarlamışız. Kolay kolay dışında çıkamıyoruz. Kural dışına çıkan biriyle karşılaştık mı, tüylerimiz diken diken oluyor! Korkaklığımızdan değil bu! Kafa yapımızdan. Tabiattaki bütün fiziksel olaylar, ancak Fizik ders kitaplarının yazdığı kadardır bize göre. Daha çoğunu öğrenmeye kalkışmamız, ilk önce okulun müdürünü rahatsız eder. Bundan ne öğrenci hoşlanır, ne öğrencinin anası, babası… Ders kitaplarına bağlanmakla başımızın dinç kalmasını sağladığımızı sanırız. Memurluk bu!.…
Her ayın ilk Cumartesi günü buluşan EKOG üyeleri toplantılarında bir kitap, bir yazar üzerinde söyleşiler yapmayı geleneksel hale getirdi. EKOG üyelerinin bu ayki konusu ise Edirneli bir yazar, aynı zamanda grup üyesi olan Umut Çalışan'ın ilk romanı 'Yanlış Adam' oldu. Haberin devamı...
Edirne Kitap Okur Grubu, Mart ayı toplantısında Edirneli yazar Umut Çalışan’ın ‘Yanlış Adam’ adlı kitabını değerlendirdi. Yazar Çalışan’ın da grup üyesi olduğu ve katıldığı toplantıda Edirne Kitap Okur Grubu üyeleri, ‘Yanlış Adam’ ile ilgili fikirlerini paylaştılar. Toplantıda romanın dizi veya filminin çekilebileceği vurgulanırken; Fatih Altun, ‘Yanlış Adam’ romanındaki Edirne kent kültürüne dikkat çekti. Haberin Devamı…
Milattan Önce 352 Yılından Günümüze Uzanan, Yine de Yarım Kalan Bir Aşk Öyküsü: Halikarnassos Masalı Fantastik kurgu ile tasavvuf edebiyatını harmanlayarak kendine has bir okur kitlesi yakalayan Şebnem Pişkin’in son kitabı Halikarnasos Masalı , Kent Kitap etiketi ile çıktı. Hem de çok hoş bir kapakla… Şebnem’in son kitabı Halikarnasos Masalı’nın incelemesini bu kez xyazar.com için yaptım. İncelemenin tamamını buradan okuyabilirsiniz…
Kitap Eleştirmeni Umut Çalışan’ın İlk Romanı “Yanlış Adam” Yayımlandı Çeşitli platformlar için kaleme aldığı kitap eleştirileriyle tanınan Umut Çalışan'ın ilk kitabı olan "Yanlış Adam" Kent Kitap etiketiyle raflardaki yerini aldı. Geçmişte “Vega” mahlası ile çizgi roman dünyasında incelemeler yazarak kendine yer edinen, espirili ve sivri bir dille yazdığı kitap eleştirileri ile tanınan Umut Çalışan , gerilim/korku türündeki ilk romanı “ Yanlış Adam ” ile edebiyat dünyasına adım attı. İki bağımlı arkadaşın sıradan bir hırsızlık…
Edirne Kitap Okur Grubu Üyelerinden Umut Çalışan, Kent Kitap etiketiyle basılan ‘Yanlış Adam’ adlı ilk romanı Edirneli kitapseverlerle buluşturdu. Çalışan, hikayesi Edirne’de geçen ‘Yanlış Adam’ polisiye romanı ile ilgili açıklamalarda bulunurken, Edirneli kitapseverlere seslendi; “Macera sadece İstanbul’da olmuyor. Edirne’de de macera varmış diyerek okuyabilirler”. HaberinTamamı...
Gerilim romanlarını sever misiniz? Hele hele aksiyonu dozunda, gerilimi yava ş yava ş t ı rmanan ve s ü rpriz sonlar ı yla kapa ğ ı n ı kapatt ı ğ ı n ı zda size “ Hi ç bitmeseydi! ” dedirtecek romanlar ı ? Ben severim! Bu yazımda sizlerle, son dönemde dikkatimi çeken dört gerilim romanını payla ş mak istedim. Devam ı…
Sosyal Medya