Kitap, Alanya'lı mimar Engin'in (yazarın kendisi de Alanya'lı bir mimar), sipariş üzerine başladığı ziggurat (oha) inşaatının efsanevi parçasını bulmak için uğraşırken kendini Güney Amerika efsanelerinin içinde bulması üzerine kurulu. Ama dediğim gibi anlaşılması çok zor ve bu tür senaryolardaki bütün klişeleri kullanan bir anlatımı var. Daha da kötüsü sanırım devamı var. Ama almayacağım, dolayısıyla burda tanıtmayacağım. Meraktan çatlayın patlayın.
Kafası çalışan adam arka sayfadaki yazar tanıtımına uyanır, bu kitabı almaz. Posta yurdum şairlerine şiir yollasan, resminin altına aynı böyle yazıyolar. Aha da bakınız:
"Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik Fakültesi'nden mezun olan Mehmet Mollaosmanoğlu 1960 Alanya doğumlu, evli ve iki çocuk babası. Halen Alanya'da kendi ofisinde proje-tasarım işleri ile uğraşıyor. Tasarım ve kurgunun birbirini tamamladığını farkettiğinde roman yazmaya başlamış."
Tasarım ve kurgunun birbirini tamamladığını farkettiğinde roman yazmaya başlamak nası bi şey yavu. Mesela bende rakı- balığı en güzel sarımsaklı yoğurdun tamamladığını farkettim. Abi hazır mıyım, roman yazmaya başlayabilir miyim?
Ben kesinlikle uzak durun bulaşmayın diyorum. sevgiler saygılar...
Buraya da bir parantez açayım. eğer bir gün meşhur olursam ve biri "Hayatınızı değiştiren kitap hangisidir" diye sorarsa hiç tereddütsüz bu kitabı söylerim. Beni Mehmet Mollaosmanoğlu gibi güzel bir insanla tanıştırdığı için...
1 Yorumlar
Yazmazsam olmaz... Sağolsun Mehmet Mollaosmanoğlu, bu kendisini yerden yere vuran yorumumun ardından bana ulaşmış ve büyük bir alçakgönüllülük ve olgunlukla yorumumu beğendiğini söylemiştir. Hatta bu blog bile onun desteği ve teşviği ile oluşturulmuştur. Teşekkürler Mehmet abi...
YanıtlaSilYorumlarınız bizim için önemli...