Bu sefer elimizde sıradan bir kitap değil, sâlnâme var. sâlnâme nedir diye merak edenler için; Osmanlı döneminde, şehirlerin yıllık olarak ekonomik, sosyal, sağlık, eğitim ve ziraat ile ilgili detaylı olmasa da istatistiki verilerinin yer aldığı resmi yıllıklara sâlnâme denmekteymiş. Yüksek Lisans tezim için Edirne Adliyesi ile ilgili bir araştırma yaparken “al bak, belki işine yarar” diye elime tutuşturmuşlardı, iyi de yapmışlar. Artık evimde kanlı canlı, tarihe ışık tutan resmi sayılabilecek bir belge var. Bende ki, Edirne Merkez Vi…
Her şey bir yana, tüm olup bitecekleri asırlar öncesinden kesin olarak bilmek ve bunu işaretleyenlerin diliyle geleceğe aktarmak mümkün müydü? Olanları tekrar konuşup münakaşa ettiler. Hangi kahin, hangi müneccimbaşı, hangi tılsım yapan falcı bunu bilebildi? Kimdi tüm olacakları şifreli şekillerin içine gizleyen bu kitabın yazarı? Kimdi bu işaretlerin dilini çözüp şiirlere döken şair? Edirne 'yi bilen, bir şekilde gelen herkes Selimiye Camii'ni bilir. Oysa onun kadar bilinmese de en az Selimiye kadar muhteşem bir tarihi ese…
Edirne’li yazar gördüm mü takip etmeye çalışıyorum, neler yazmışlar, nasıl yazmışlar merak ediyorum. Bu nedenle eşimle Saraçlar Caddesinde gezerken gördüğüm bu kitabı hiç aklımda yokken alıverdim. Tam emin değilim ama kitap aynı zamanda kitaplığımdaki 300 civarı (çizgi romanlarım hariç) kitap içinde Edirne’den alınan tek kitap olma özelliğini taşıyor. Kitap yazarın diğer kitapları gibi Trakya’nın vakti zamanındaki etnik zenginliği üzerine kurulu. Vize’de başlayan hikâyemizde; Rum bir ailenin Türk komşuları ile olan ilişkileri, son…
Truva Savaşı'nın kumandanlarından Agamemnon'un oğluydu Orastes. Agamemnon, gemileri ile Truva Savaşı'na katılmak üzere hareket etmeden önce farkında olmadan kutsal bir geyiği de vurmuştur. Buna kızan tanrılar ünlü komutanı cezalandırırlar ve yelkenleri dolduracak rüzgârları durdururlar. Gemileri hareket etmeyen Agamemnon günlerce tanrılara yalvarır ve geyiği bilmeden vurduğunu söyler ve affedilmesini diler. Tanrılar tek bir şartla O'nu affedip rüzgarları serbest bırakacaklardır. Agamemnon'dan biricik güzel kızı İf…
Edirne’nin Soğukla Mücadelesi: 1657 Kışı'ndan Teraryum'a Edirne , tarihte defalarca soğukla imtihan olmuş bir şehir. 1657 yılında yaşananlar ise, kışın sadece bir mevsim değil, aynı zamanda doğal bir afet olabileceğinin en acı kanıtıydı. Osmanlı tarihçelerinde "olağanüstü" olarak geçen bu kışta, yollar aylarca kapanmış, halk kıtlık ve soğukla mücadele ederken, ısınmak için evlerinin kapılarını bile yakmak zorunda kalmıştı. Aradan geçen asırlar sonra, bu kez doğanın değil, insanlığın eliyle yaratılan benzer bir soğuk f…
Sosyal Medya