Birçoğu gerçekten ne olduğunu hiç anlamadı… Anlayanlar da anlamayanlar da bu toplumsal şizofreninin kurbanı oldu. Kimi öldü, kimi katil oldu, kimi hapislerde işkence gördü; kimi tahsilinden, kimi ekmeğinden, kimi sevdiğinden ama herkes umutlarından oldu… Herkes iyiyi, doğruyu yaptığını düşündü, oysa herken kurbandı. Bir 12 Eylül Romanı E.K.O ile okuduğum 7. ve eğer bir değişiklik olmazsa sezon faili kitabımız. Yaz dönemi nedeni ile toplantılara (kitap okumaya değil) bir süreliğine ara vermeyi planlıyoruz. Edirne Kitap Okur ile birlik…
Karanlığa saplanmış tüm düşüncelerimi aydınlatacak bir ışığa ihtiyacım vardı. Bu kentte de böyle bir şey satılmaz ki gidip alasın. Bloğun sıkı takipçileri bilir (öyle birileri varsa tabi) kitaplık yerine konsol kullanıyorum uzun zamandır. Tekrar kitaplığa geçmeme sanırım bir ya da iki yıl var. Bu kitapta öylece konsol derinliklerinde kendi kendine duruyordu. Boynu bükük kalmasın diye aldım okudum. İçindeki nottan anladığım kadarıyla eşime 21. yaş günü hediyesi olarak gelmiş bizim eve. Hey gidi… 2000’li ve kızların birbirine hediye ol…
Sana tütünün tehlikelerine dair bin tane rapor gösterebilirim. Ama hiç biri bunların verdiği rahatlığın yerine neyi koyacağımızı söylemiyor. Jamal Mahjoup’un Parker Bilal takma ismi ile yazdığı Detektif Makana serisinin, şimdilik Türkiye’de yayınlanmış olan üçüncü ve son kitabı “Hayalet Koşucu”yu okudum. Kitayurdu verileri her ne kadar umut verici olmasa da (belki başka kaynaklarda durum daha iyidir), umarım çok daha popüler olması gerektiğini düşündüğüm bu serinin devamı, daha doğrusu tamamı yayınlanır. Başlarken yine Kahire’deyiz. K…
İstanbul’un üç bir yanı deniz. Bu kadar da değil. İstanbul’un denizi, İstanbul’un karasının koynuna kol kol sokulmuş. Yine de böyleyken, İstanbul’da denize girmek, öbür dünyada cennete girmekten zor. Uzunca bir süredir, iş yerinde öğlen arası kitap okuma faslım sekteye uğradı. Hep bir işim çıkıyor, öğlen istirahatı kalıyor. Aylardır kalemde sürünüp dursa da aslında bir saat içinde okunabilecek bir kitap. Lakin bir saatte okunur dedimse, etkisi, anlamı, geçerliliği, her Aziz Nesin kitabı gibi yıllarca sürecek bir kitap. “Aziz Nesin…
Günbegün yoluna çıkan kaygılara karşı koymaktansa büyük ilkeler hakkında konuşmalar yapmak ne rahat şey! Geldik Edirne Kitap Okur ile okuduğum 6. kitaba. Grup ile birlikte okuduğum diğer kitaplara yukarıdaki menüden ulaşabilirsiniz. Bir okuma grubuna dâhil olmanın en iyi yanı, sanırım normal şartlarda okumayı aklınızdan bile geçirmeyeceğiniz kitapları okuma listenize katması olsa gerek. Bu her zaman iyi kitaplar okuyacağınız anlamına gelmese de her seferinde öyle ya da böyle farklı lezzetler tattığınız muhakk…
Ey atalarım. Ey göğün hanları! Ulu Kayra Han’ın adıyla sizden dileğim şudur; süldemi, sünemi, özütümü her zaman yıldızlara yakın tutmama destek olun ki bende sizlere emin adımlarla kavuşmaya devam edebileyim.” Böyle bir kitap ne zamandır aklımdaydı. Uzun bir süreden beri eski Türklerin gelenek ve inanışları, inanç ve uygulama sistemi doğanın ve evrenin işleyişinden esinlenen kadim bir dinin varlığı ve ne yalan söyleyeyim yıllardır okuduğum çizgi romanlardaki Kızılderililerin inançları ile olan benzerlikleri nedeni ile Şamani…
Bir çocuk koştuğu yeri asla unutmaz. Sonunda… Neredeyse bir aya yaklaştı. Sanırım okuduktan sonra yorum yapmakta en çok geç kaldığım kitap bu oldu. Son derece yoğun ve yakın zamanda da azalacak gibi durmayan bir iş temposu, akıl sağlığımı korumak için uzak durmaya çalıştığım, son derece berbat ve yakın zamanda da düzelecek gibi durmayan bir gündem arasında ancak vakit bulabildim. Saat şu an sabahın 06:30’u. Lakin bu esnada notlarımı kaybetmişim. Bakalım elde ve akılda kalanlarla neler yapabileceğim. Edirne Kitap Okur Grubu il…
Sosyal Medya